12 Kasım 2012 Pazartesi

Öfke

Deniz insan yapımı bir arabada, insan yapımı bir karayolunda giderken, insanların aldığı kararlarla oluşturulmuş bir ulaşım sisteminde "tren yolları yapmak yerine karayollarına ağırlık vermek" kaza yaptı ve hayatını kaybetti. Deniz'in ölümü önlenebilirdi, pek çok diğer insanın ölümünün daha önce ve bundan sonra önlenebileceği gibi.

Yukarıdaki gazete küpürünü (Milliyet - Eylül civarı - tam tarihi yok) eski gazeteleri okurken gördüm, kestim. Trafik kazalarında geçtiğimiz 10 yılda 43 bin kişi ölmüş. 'Kurban' ne demekse, koyun mu ölenler? Çok iyi bir gazetecilik örneği değil, ama ilk kısmı dikkatimi çekti yazının.

Her yıl 4300 kişi trafik kazasında ölmüş demektir bu. Her ölen kişinin ortalama 10-15 yakını (anne-babası, kardeşleri, eşi-sevgilisi, çocukları, yakın akrabaları, yakın arkadaşları...) ölümden dolayı doğrudan yanmış, hayatları kararmış. 70 milyonluk nüfusun neredeyse %1'i demek oluyor bu, on yılda. Üstelik nüfus da on yılda arttı, oran daha da yüksek aslında.

Yabancı örnekler vermeye çok meraklı değilim, ama aradaki çarpıcı farkı göstermek adına - İngilizce malesef - Avrupa Birliği ulaşım kazaları istatistiği'nde  'rail accidents (tren kazaları)' kısmındaki görsele bakarsanız 2009 yılında 500 milyonluk Avrupa Birliği'nde 1428 kişi ölmüş tren kazalarında. Gene 15 kişinin kazadan doğrudan etkilendiğini düşünürsek nüfusun yüzde 0.004'ü yapıyor bu (bir yıl için). Ne kadar az olursa olsun ölüm ölümdür ve yarattığı acı sayıya vurulamaz. Ama tren yollarında çook daha az ölüm olduğu gerçek. Evet, tren yolları da insan yapımı.

Bunları daha önce de söylüyordum. Ama şimdi söylerken içim yanıyor. Bütün bu olanlarda öfke duyabildiğim tek şey bu. Çünkü bu yanıyla bakınca, Deniz'in ölümü kaçınılmaz falan değildi. Kaçınılmaz değilse niye ölsün? Onun hayatından daha önemli, daha değerli ne var? Ya da bundan sonra olacak kazalardaki insanların hayatından?

2 yorum:

  1. 2 yil kadar onceydi, reklamci bir arkadasimiz evlendi ve esiyle balayi icin Brezilyaya gitti. Sehir turu icin bindikleri otobus kaza yapti, arkadasimiz malesef oldu, esi vucudunda cesitli kiriklar ile sok olmus halde dondu. Turkiyedeki trafik karmasasini dusunup, neredeyse panik atak olacak kadar trafikten nefret eden canimiz Brezilyada hayatini kaybetti. Acinizi paylasiyorum, bassagligi ve sabir diliyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aah, ne kadar talihsiz! Sizin de başınız sağolsun, ben de size sabırlar diliyorum.

      Eşi ne kadar yanmıştır, ne kadar şok olmuştur. Bir insanla hayatınızı paylaşmayı düşünüyorsunuz, mutluluk içinde balayına gidiyorsunuz... İki gün sonra durum ve hayatınız tepetaklak. Eşine de başsağlığı diliyorum, umarım tamamen iyileşmiştir o süreçte. Aradan iki yıl geçse de o günü düşündükçe neler hissediyordur, hissediyorsunuzdur kimbilir...

      Bana gene de çook fazla ölümün önüne geçilebilirmiş gibi geliyor. Geçmek de öncelikli olmalı. Tren yollarıyla, taşıtlar ve insanlar için zorunlu güvenlik önlemleriyle... Çünkü insanlar seyahat edecek, uzun ya da kısa, zorunlu ya da keyfi.

      Teşekkürler paylaştığınız için.

      Sil